Saygıdeğer Erhan Bey,
Bendeniz neredeyse çocuk yaşlarda Amerika'ya gitmiş, tüm eğitim hayatını orada almış ve bir çok Amerikan üniversitesinde çalışmış, sayısını bile hatırlamadığım ulusal makalesi olan artık yolun sonuna doğru yavaş yavaş ilerleyen emekli bir eğitmenim.
Şu an rahatsızlığım nedeniyle ikamet ettiğim sakin bir kıyı kasabasında 76 yılın anılarıyla gün geçirmekteyim. Gazeteler, onlar tükenince kahrolası diziler, sıkılınca bugün gençliğin en büyük şansı internet.
Sitenizi yıllar önce Amerika'dayken tesadüfen görmüş, terbiyesizliği mazur görün "Çok sallamış" demiştim. Ama sitenizi inceledikçe şaşırmış hatta hayretle sabahın ilk ışıklarını getirmiştim. İtiraf etmeliyim ki, bilimselliği tartışmaya açık olsada, İngilizcede önemli bir açığı yakalamışsınız ve kendi yorumlarınızla süsleyerek ortaya pek de alışık olmadığımız yeni akım başlatmışsınız.
Zira sitenizi zaman zaman takip etmekteyim. Yıllar önce internette parmakla sayılayacak kadar İngilizce eğitimi ile ilgili site varken, bugün yağmurda ağaç altında bitiveren geçici mantarlar misali yüzlerce hatta binlerce boyalı sayfa, bilgi kirliliği ve çoğu zaman insanların arzuladığı bilgilere ulaşamadığı bir çöplük söz konusu.
Yukarıda bir akım başlattığınızdan söz etmiştim. Bakıyorum da bugün internetteki İngilizce eğitimi ile sitelerin büyük bir bölümü artık sitenizde yer alan bilgileri sanki kendi verileriymiş gibi rahatlıkla verebiliyorlar. Bu her nekadar bir "intihal suçu" olsada, sizin adınıza gurur verici olmalı.
Daha geçenlerde kurs adı altında eğitim veren kelli felli birkaç markanın hiç utanmadan sitenizi bire bir kopyaladığına şahit oldum. Umarım bunların farkındasınızdır…
Sözün kısası, sitenize her giriş yaptığımda yeni bir çalışmanızla karşılaşmaktayım. Dehanız mıdır yoksa gündemi çok iyi takip etmeniz midir, bilemem ama gündeme yön verdiğiniz bir gerçek.
Bu arada küçük iki eleştirimi de belirtmek istiyorum. Size bir iki defa mail attım ama otomatik geri dönüşler oldu. Belki iş yoğunluğunuzdan böyle bir yola girdiniz ama insanlar bir robot tarafından cevaplanmak genelde istemezler.
Kitaplarınızı da atık insanların yararına sunun. Bırakın "intihal" edenler utansın. Zira bizlerin görevi arkamızdakilere eserlerimizi bırakmaktır.
İstanbul'a geldiğimde şahsınızı ziyaret etmek isterim.
Hürmetle gözlerinizden öperim.
Bünyamin Terzi