Neden ingilizce öğrenemiyoruz?
Yayınlanan bir rapora göre 63 ülkenin İngilizce öğrenme başarısında Danimarka en başta yer alırken Türkiye bu sıralamada 47. oldu. 8 yıllık temel eğitimini tamamlayan öğrencilerin çoğu liseden
mezun olduklarında en basit bir cümleyi bile söyleyemez haldeler. İngilizce eğitiminine 4. sınıfta başlayan bir öğrenci ilk ve orta öğrenimi boyunca 8, üniversite ile birlikte 12 yıl
İngilizce dersi alıyor. Kabaca bir hesapla yıllara yayılmış ortalama 1500 saat İngilizce dersi görüyoruz.
Neden Hala İngilizce
Eğitiminde Bu Kadar Gerideyiz?
Öğrenciler rasyonel ve sezgisel öğrenme zorluğu çekerek kendi ana dilleri ile öğrenmekte oldukları dil arasında sıkışarak iki dili dengelemede zorluk yaşarlar.
Türkiye'deki yerleşik anane ve gelenekler, bebeklik yaşlarımızdan beri bizi ataergil bir büyüme sürecine itmiştir. Bu büyüme tarzı davranışsal, bilişsel ve duygusal açıdan bizleri dünyanın pek çok ülkesinden farklı kılar.
Öğrencilik yıllarımız kendini ifade edebilen bir birey olmayı öğretmekten çok, bizleri hata yapmaktan korkan, gergin, tedirgin, heyecanlı ve herşeye mazeret üreten kişiliklere dönüştürerek geçer.
Öğrencilik hayatımızın her kesitinde rekabet, kıyas, yarış, sınav ve stress vardır. Kültürel farklılıklar ve aile içi motivasyon da ayrıca ele alınması gereken faktörlerdir.
Neden düzgün bir şekilde
İngilizce öğrenmekte sorun yaşıyoruz?
Bir üniversitede İngilizce eğitimi hakkında 1414 öğrenci üzerinde yapılan bir araştırmada katılımcıların büyük çoğunlukla verdiği cevaplar çok ilginçtir.
Annem yada babam İngilizce biliyor olsaydı, öğrenecektim. Çevremde İngilizce konuşan olsaydı, İngilizceyi daha iyi öğrenirdim. İngilizce öğrenemedim çünkü ailem beni İngilizce kursları yerine sınavlara hazırlık kurslarına gönderdi. İngilizceye gerek olmadığına inanıyorum, çünkü diğer ülkelerin bizim dilimizi öğrenmesi gerekiyor.
Bu sonuçlar öğrencilerin başarısızlıklarını en çok çocukken yakın çevrelerinde İngilizce'ye maruz kalmadıkları gerçeğine dayandırdıklarını göstermektedir. Bu nedenle, öğrencilerin biliçaltların bir yansıması olarak, ailenin sosyo-ekonomik durumu ve çevre faktörünün İngilizce eğitiminde önemli bir etken olduğu ve İngilizce'ye daha erken yaşlarda ve sürekli maruz kalmanın başarıyı getireceği kolayca anlaşılmaktadır.